7 Temmuz 2013 Pazar

XIII. ÜKG Blog Turu | Aynı Yıldızın Altında - John Green | Yorum ve Ön Okuma


 On üçüncüsünü düzenlemekten gurur duyduğumuz ÜKG blog turumuza hoş geldiniz!

Bu sefer diğer turlarımızdan farklı bir türde karşınıza çıkıyoruz. Realistik kurgu kitapların baş tacı olarak görülen Aynı Yıldızın Altında kitabının methini bir çok arkadaşımızdan - Simay (zimlicious) ve Merve (kitab-ı sevda) bu konuda kesinlikle başı çekiyorlar! - duymuştuk ve bu turu gerçekleştirdiğimiz için çok duygulandık. Mecazen de değil, bu kitabı gözünüze kestirmişseniz mendillerinizde yanınızdan eksik olmasın!

Eveeet, bakalım Ütopik Kızların menüsünde neler var?





07.07 - Romancekolik || Kitap Yorumu ve Ön Okuma




Kitap Adı: Aynı Yıldızın Altında
Yazar Adı: John Green
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Türü: Realistik Kurgu, Günümüz Aşk, Dram
Format: ARC/ Hardcover
Dil: Türkçe
Sayfa Sayısı: 317
Çıkış Tarihi: 2013
Çevirmen: Çiçek Eriş

Ben bir romancekoliğim. Bu huyum çoğu zaman beni gerçekçilikten uzak tuttuğu için - malum gerçek hayatta o saf aşklar, uğruna ölünecek sevdalar yok - ara sıra bu tür kitaplarla ayaklarımın yere basmasını sağlamam gerektiğini anladım.

İçim sızladı, kaygılandım, düşüncelere daldım, empati kurdum, hıçkıra hıçkıra ağladım, sevdim, kızdım, çok ve çok üzüldüm ama herşeye rağmen bu kitap bende bambaşka bir yer edindi. Pembe gözlüklerime kısa süreli tatil izni verdim. Gözlerim biraz isteksizlikle - belkide gerçekle yüzleşmekten korkarak? - açtım ve hikayeye daldım.

Kızımızı sevdim ama kitaptaki bayan karakterlere genellikle çok alakam olmadığı için benim için kitap Augustus'un girişiyle başladı. İlk defa bir erkek karakteri potansiyel kitap erkek arkadaşı olarak da görmedim, kitaptan beri evladım gibi sarılasım vardı. Kusursuz çocuk değildi ama elindekilerini en iyi şekilde değerlendirmeyi bilen, hayata bir amaç katmakla kendini ayakta tutan bir gençti o. Hastalıkla darbe almış bir bedende olsa da kalbi sevmeye açıktı. Zıt kutuplar birbirini çeker misaliydi - en azından bence öyleydi -  bence Hazel ile birlikte oluşları. Birbirlerini tamamladılar.

Herşeyi Hazel'in gözünden okusam da kahramanım Augustusdu anlayacağınız. İlk defa bir kitapta kendimi aciz hissettim sayesinde. Elim kolum bağlanmış bir şekilde işlek caddeye fırlatılmış gibi olayların bana vuruşlarını izlemek tuhaf bir deneyim oldu. Belkide tamda bu sebepten çok etkilendim kitaptan. Diyaloglarıyla, fedakarlıklarıyla, arkadaş bağlarıyla, hayata tutunuşlarıyla, hayatla gerektiğinde dalga geçişleriyle benim gönlümü kazandı. Kimsenin kitaba dair bir gıdımda olsa okuma zevkini azaltmak adına ne konusunu söylemek istiyorum ne de spoiler vermek istiyorum. Tek diyeceğim; bu kitabı kesinlikle okumadan geçmeyin.



Değerlendirme;






| ÖN OKUMA | 





Katkılarından dolayı Pegasus Yayınlarına çok teşekkür ederiz!

0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...