9 Eylül 2013 Pazartesi

Tears of Tess - Pepper Winter








Kitap Adı: Tears of Tess
Yazar Adı: Pepper Winter
Türü: Dark, New Adult, Günümüz Aşk, Dram
Yayınevi: Self-Publisher
Seri Adı: Tears of Tess
Seri Sıralaması: 1
Toplam Kitap Sayısı: 2
Format: E-Book
Dil: İngilizce
Sayfa Sayısı: 347
Çıkış Tarihi: 2013


Tears of Tess aslında canımın pekte karanlık kitaplar çekmediği bir dönemde çıktı karşıma. Ama beni kitaba çeken bir dürtünün olduğunu inkar edemeyeceğim zira kitabı bitirirken buldum kendimi. Bütün kitap boyunca ne reyting vereceğimi bilemedim. Hiç düşünmedim de ama okuduğum onca şaşırtıcı şeye rağmen kurgunun gelişiminden, diyaloglardan hoşlanırken buldum kendimi. Öncelikle bu kitapta olanlar herkesin aklının/midesinin alacağı cinsten şeyler değildir. Daha fazla anlatmadan önce biz en iyisimi bir içeriğe göz atalım;

Q, Master, Maître, Quincy: Kendisi nefret ettiği bir yaşama hasret duyan kimilerin hastalıklı diyebileceği, dibine kadar sorunlu olan, sadistlikte usta, Tess'e hasta bir uşak.

Esclave, Tess, Tessie: Hayallerini hardcore bir kabusla yaşayan, bundan ruhu sağlam çıkan, gönüllü köle, acıların kızı, Q'nun kadını.


İçerikte bulunanlar;
Bağlanma
Tecavüz
Bıçakla Tecavüz
Tecavüz Fantazisi
Kırbaçlanma
Kan Yemini
Bıçakla Kesik Açma
İnsan Kaçakçılığı
Efendi, Köle İlişkisi
Uyuşturucu

Ön yargılarınız varsa bu kitabın kapağının köşesinden bile geçmeyin derim. Evet, gelelim neleri sevdim, nefret ettim?

Kitapta hoşlandıklarım; Q ne kadar psikopat olsanda o kadar kadınlara yaptıkların, o lafların, oynadığın akıl oyunlarınla ve elbette seksi varlığınla bende farklı bir yer edindin. Kitabı okumaya devam etmeme tek etken bir Q, birde olacaklara karşı hastalıklı merakım olsa gerek. Oğlumuzun Fransız olmasıda süper bir etken mesela. Yazarın cidden ilginç bir kurgusu vardı. Aslında bir çok açıdan kitabı realistik bile görebiliriz. Kızın oğlumuza aşık olması gibi detaylar dışında.

Kitapta hoşlanmadıklarım; Kızın kötü sandığından kaçıp yılanların düşüp tecavüze uğraması.Ah, neden yazar? Neden?! Cidden kitap boyuca en sinir olarak okuduğum yerdi.

Kitabın başından beri kızımızın düşünce yapıları beni rahatsız etti açıkçası. Sürekli ilişkisinden daha fazlasını isteme ama rahat hissettiği bölgeyi de aşamama sorunu can sıkıcıydı. Birde kafasında kurduğu türlü fantaziler var ki o ilişkiye XL gelir. Ve sonra ummadığı bir anda kaçırılınca kızımızın içinden bir Zeyna çıkıveriyor. Tabii kötü adamlar karşısında yapabilecekleri çok kısıtlı. Ancak kendini tecavüzden kurtarabiliyor.

Kızı resmen barkodluyorlar! Sonrada gizemli fransız Q'ya satıveriyorlar. Zaten bir süre adamın kızı isteğine boyun eğdirmesi, kızımızın direnmesiyle geçiyor. Adam ara sıra öpücük kaçırmak, köşelere sıkıştırmak dışında kıza bir şey yaptığı da yok! Ama kızımız dışarıdaki tehlikelerden habersiz kaçıveriyor, ağzının payınıda acı bir şekilde alıveriyor. Q kızın bacağına monte ettiği GPS cihazından takip edip, kurtarıveriyor. İntikamınıda almadan bırakmıyor.

Bu olaydan sonra kızımız Q'nun kötünün iyisi olduğunu anlayacak kadar gözleri açılıyor ve adama istediklerini vermeyi istiyor.Ama kaçarken sevgilisinin telsizine bıraktığı imdat çağrısına cevap geliyor ve kızı bakmaya malikaneye geliveriyorlar. Kızımız o arada ah salak kafam diye yakına dursun, herkesin ona bir anda sırt çevirmesine de pek bir içerlemekte. Ama gelen dedektiflere bir yanlışlık olduğunu söyleyerek durumu toparlamaya çalışıyor.

Bir daha Q'yu gecenin köründü kör kütük sarhoş bir şekilde odasına sızarken buluyor. Adam birde ona tamamen itaat etmesini istediğini söylüyor ve kızımızda dünde razı orta çağdan halice işkence/zevk odasına dersiniz hoplaya zıplaya gidiyor. Ne de olsa sittin senedir istediği dayağı - pardon zevki - alacak. Oğlumuz türlü hardcore eylemin ötesinde bir anda vites değiştirip kıza daha yumuşak davranmaya başlaması kızın kalbinde mezara son çiviyide çakmış oluyor. Birden üstüne Q'nun köleleri tedavi edip serbest bırakmak için satın veya rüşvet olarak aldığını öğreniyor. Üstüne üstlük bu kurtardığı 58 kızdan bir tek kendisine el sürmüş! Bizim kış dört köşe bu haber karşısında.

Tabii, bu güzel hayal ertesi sabah gelip de Q'nun kızı yaka paça evden atıp, hiç bir açıklama yapmadan evine göndermesiyle paramparça oluveriyor. Kızımız 1 ay avare avare dolaşıp, geceleri süper erotik Q'lu rüyalar görüp, ona göre fazla sulandırılmış zevkleri olan erkek arkadaşına kalıyor. En sonunda oğlanın başkasını bulduğunu öğrenince vicdan azabını pencereden atıp Fransa'ya giden ilk uçağa atlayıp kendini malikenede buluyor.

Q da bir naz, niyaz ediyor görmelisiniz. Kıza ne b** etmeye geldin bile diyor yani. Kızımız geri adım atmıyor, Q'da kan yemini etmeden inanmam diyerek yemini ettiriyor. Sonrada kızımızın istemediği özgürlüğe karşı kafesini kapatıyor. İçinde bir yerde fazla ileri gidip kızı öldürmekten korkmasına dair şüphelerle ilk kitabı sonlandırıyoruz. Ve tipik bir hani ikincisi nerde vakası yaşayıp yine eli boş dönüyorum : /


Favori Alıntım;

"What are you, Esclave?"
"I'm yours, Maître."

"Nesin sen, Köle?"
"Ben seninim, Efendim."


Değerlendirme;


0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...